12 Temmuz 2007

Nietzsche ve Kadınlar

Kadınlar özünde kötüdür der Nietzsche. Bunu hep düşünmüşümdür neden özellikle kadınlara karşı böyle bir tavır içerisinde. Ayrıca onun ahlak ve etik karşısındaki duruşunu da göz önüne alınca hani derler ya çocukluğuna inme gereği doğuyor. Ve biraz özel yaşamıyla ilgili geçmişi didiklediğinizde karşımıza Salome adlı kadın çıkıyor. Nietzsche adının geçtiği çoğu yerde Lou Salome adına rastlanır niye mi:) Nietzsche'yi derinden etkileyen bir kadındır da ondan. Nietzsche neden sonradan Salome'a kin ve nefrete varan cinsten duygular beslemiştir?

Nietzsche'nin felsefesinin gelişiminde baş rol oynayan bu gizemli kadın , Yahudi bir aileye mensup olan Lou Salome'dur.Güzelliği , zarafeti , aykırılığı ve ukalalığıyla bir erkeği rahatlıkla baştan çıkarabilen bu kadın , zamanında neredeyse Nietzsche'nin gözünde ilahlaştırılmıştır.

Ortak arkadaşları olan Paul Ree vasıtasıyla tanıştırılan Nietzsche ve Salome , kısa süre sonra iyi bir dost olurlar.Sık sık Ree ile birlikte bir araya gelip , felsefe sohbetleri yaparlar. Lakin Nietzsche , ilk günden beri Salome'a derin duygular beslemekte ve O'nu kendi "hayali eşi" olarak görmektedir.Duyduğu platonik aşk, Nietzsche'nin bir dişiye karşı ilk derin duygusudur. Nietzsche , babasının ölümüyle birlikte hep kadınların himayesinde büyümüştür.Bunun etkiyle olsa gerek ki , hayatında Salome'dan önce hiçbir kadına aşık olmamış , hatta yanaşmamıştır bile.. Tersine kadınlar hakkındaki düşünceleri oldukça serttir ve Lou Salome'dan sonra daha da sertleşmiştir..

Nietzsche , bu baştan çıkarıcı ve gizemli kadına yüz yüze duygularını açamamış , bu konuyu ortak dostları Ree vasıtasıyla Salome'a iletmeye kalkmıştır. Salome'un red cevabı ise , Nietzsche'de büyük bir düş kırıklığına sebep olmuştur. Neredeyse bir yıkım olarak tanımlanabilecek bu duygu kaosu , zamanla yerini hem Ree'ye hem de Salome'a nefrete bırakacaktır. Nietzsche'ye göre Ree , gizliden gizliye Salome'a ilgi duyuyordu.Bu sebeple bilerek ve isteyerek , Nietzsche ve Salome'un arkadaşlığını zaten bozmak istiyordu. Fakat nedense bu ithamlar , Nietzsche'nin ret cevabıyla başlamıştır.Gerçekte böyle bir durum yaşanmış mıdır bilinmez ama , ret cevabından sonra Nietzsche'nin, Ree'nin ihanetine uğradığına inanması muhtemeldir.

Kısa bir süreliğine de olsa bu üç arkadaş , güzel şeyler paylaşmış , güzel düşünceler üretmişlerdir.Durum bunu göstermektedir ki , Nietzsche bu kısa zaman zarfında felsefesi adına şöhret getirecek adımları atmasına olanak sağlamıştır. İlahi dinlerle hiç barışamamıştır, zaman zaman sapkınlık derecesinde faşizm taraftarı olmuş hatta bu akımın fikir babalarından biri olarak anılır.

Böyle tüm değerlerden kendisini soyutlamayı başarmış bir adamdan kadınlara saygı beklemek zor olsa gerek. Bırakın kadınlara insana ve kendisine bile saygısı yok ki kötülük gibi bir kavramı basit bir şekilde bayanlara yamamış. Ve tarihe “kadınlar özünde kötüdür” lafını söyleyecek kadar ileri gitmesine sebep olmuştur içinde bulunduğu ruh hali..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder