10 Mart 2004

askerlik anıları 11

11-10/03/2004 saat: 20:00
Bu yazıyı yazmadan önce bizim ressamların odasından çıktım. Yaşar Bçvş.’un yüzüne yanlışlıkla geğirdim. Allah’tan vukuat çıkmadı. Birazdan nöbete gideceğim. Nöbet demişken telsiz parkı 10 no’lu kuledeki yazıyı aynen aktarıyorum.
“Bu güzellik, bu gülüş, bu zeka, bu akıl hele şu anlam dolu gözlerinin büyüsü var ya. Allah hepsini bir yerde toplamış. Neyse hep kendimden bahsettim senden naber!..”
Bu aralar yemekhanede su içemiyoruz. Çünkü kaynak suyumuzun içine eşek düşmüş. Gülmeyin gerçekten bazen suyumuzun içinde kıl da çıkıyor. Bu günlerde yemekten soğudum. Suya para veriyoruz. Yok böyle bir şey! Bu arada şafak 66 diyorum. Şu anda yanımda Urfalı kardeşim Mustafa var. Badim Okran yine gömüldü çevirilere. Allah’tan bende de şu eğitim işi başladı da içtimalardan yırtıyorum. Ama gündüz nöbetim geceye kaydı. Ressam Osman ağabey de geldi hemen defteri kapatıyorum. Neden defteri ben gelince kapattın diye sordu? Sonra “ileri bak” deyip gitti:) Neyse bölük akşam içtimasında 1 subay 13 astsubay 50 erbaş ve er emir ve görüşlerinize hazırdır. Namlu bidona, kurma kolu çek, atım yatağı kontrol et, kurma kolu bırak, tetik düş, nöbetten düş, 1 boş emniyette, istasyonu terk et. Hoşça kal günlük.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder